top of page

Ruh sağlığı hizmeti alırken nelere dikkat edilmeli?


Ruh sağlığımızı kime emanet ediyoruz?

Bu işin bir sihirli değneği var mı?


“Psikoterapi”, günümüzde çok daha fazla insan tarafından konuşulan, eskiye kıyasla “kabul edilebilir” bulunan, ihtiyaç duyulan, hatta gerekli görülen bir hizmet haline geldi. Terapiye başvuran kişi sayısı da oldukça fazla. Bu noktada ruh sağlığımızı emanet ettiğimiz kişileri özenle değerlendirmek ve seçmek gerektiğini hatırlatmak önemli. 

Psikologların meslek yasasının ve bu sebeple alandaki yanlış uygulamaların önüne geçecek bir denetim sisteminin olmayışı, ruh sağlığı hizmetine başvuran kişiye bu hizmeti nereden ve kimden alacağını değerlendirme ve seçme konusunda ciddi bir sorumluluk yüklüyor. Alanda çalışan ruh sağlığı uzmanları olarak bu konuda doğru ve faydalı bilgiye erişimi yaygınlaştırmayı mesleki ve etik sorumluluğumuzun bir parçası olarak görüyoruz. 

Bir terapi sürecine başlamak önemli bir karar, ve tabii bu süreç ciddi bir maddi ve manevi yatırım gerektiriyor. İsteriz ki, bu yatırımlar güvenilir ve fayda sağlanabilecek kaynaklara yöneltilebilsin. 

Yaşadığımız ruhsal sorunları anlamlandırmak ve iyileştirmek üzere birlikte çalışacağımız uzmanın gerekli lisans ve yüksek lisans eğitimlerini tamamlamış, yetkinliği dahilinde bilimsel geçerliliği olan terapi yöntemlerini uyguladığını teyit edebilmek bir terapi sürecine başlamadan önce atabileceğimiz önemli bir adım. 

İnsan ruhsallığı karmaşık, ruhsallıkla çalışmak da haliyle pek hafife alınabilir bir iş değil. Bu işi layıkıyla yapmaya uğraşan uzmanlar, meslek hayatları boyunca devamlı olarak kendilerini geliştirmeye çabalıyor. Tam da bu sebeple ruhsallığı bir anda değiştirecek sihirli bir değnek, mucizevi yöntem, hızlı çözüm ne yazık ki yok.

Bir sihirli değneğin büyüsüne, mucizevi ve hızlı değişimlere ihtiyaç duymamız çok anlaşılır. Ne de olsa terapiye bize acı veren, gündelik hayatımızı zorlaştıran deneyimler nedeniyle başvuruyoruz. Elbette yaşadığımız sıkıntılardan minimum efor ve yatırımla, mümkün olan en kısa sürede kurtulmak isteriz. Ancak yıllardır bizimle olan, adeta hayatımızın ve benliğimizin parçası haline gelmiş duygu, düşünce, davranış ve alışkanlıkları bir çırpıda değiştirme fikri arzulanabilir olsa da maalesef pek gerçekçi değil. Tabii bu demek değil ki çok uzun süreler boyunca hiçbir fayda görmeksizin terapi sürecine yatırım yapmaya devam ediyoruz. Uzman ve danışanın işbirliği içinde ortak bir hedef uğruna karşılıklı emek verdiği, istikrarlı ilerleyen bir terapi sürecinde değişim görmek, tüm bu çabanın meyvelerini toplamaya başlamak mümkün. 


#psikoloji #terapi #psikoterapi #ruhsağlığı #klinikpsikoloji #ruhsallık 

Şub 19

2 dakikalık okuma

0

16

© 2024, İstanbul, İpek Aksoy tarafından hazırlanmıştır.

Kl. Psk. İpek Aksoy

bottom of page